BANA YALAN SÖYLEDİLER, SER!

gidelim buralardan
düşünceler söze dönüştü
bana sus demiştin ben kustum.

gidelim buralardan
sözler eyleme dönüştü
bana dur demiştin ben yoruldum

gidelim buralardan
eylemler alışkanlığa dönüştü
bana dik dur demiştin ben yamuldum

gidelim buralardan
alışkanlıklar kişiliğime dönüştü
bana kendin ol demiştin savruldum

gidelim buralardan
kişiliğim kimliğime dönüştü
Kimsesizsin demiştin Kimse biz değilmiş anladım

Kir: ben değilim...
Ben: Kir değilim;
kirliyim.

Al beni kire dönüşmeden
Al savur duaya...
Ah birşeyler iniyor kalbime
elinde bir ayna
hazır değilim, dur
madem bir yüzleşmedir hayat
yüzümdeki yırtılmalar nedir ?

geceleri dudaklarımı gömdüğüm parmaklarım
yazmak benim ay/inim mi?
avuçlarım: balkonu ruhumun
tutunmak: unutmaktır!

doğdum: anneme
büyüdüm: arkadaşlarıma
sonraları: Tanrıya

ve en son kendime tutunacağım
derken ellerimden bıçakladım balkonları

bana yalan söylediler ser!
ben onların ellerinden değil depremlerinden tutmuştum
beni en son gemiler terketti,bende bütün kaptanları çöle yolladım
göller denizlerden korktukları için mi dağlara sığındı?
nehirler ve ağaçlar kurur
ama sadece nehirler akar, ağaçlar durur!
ben nehiri seçtim! durmayı değil.
Ben b/atanları sevmem, batıranları da...

KAYIPKENTLİ...
27.03.2009 02:56
fATİH iST...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder