BENİ UNUTUN...

çığlıklarımdan aşağı düşersem belki bulurum seni ıslandığım yangınlarda
kayboldum yaşadığım şehirlerde..
kendimi her bulduğumda bir başkasıyla karşılaştım..
kendimi her kaybettiğimde bir daha bulamadım..

sorma: böyle bize neler oldu!
şimdi ellerimde avaz avaz bir yetim..
ellerim dökülüyor saçlarımdan..
bütün nehirler bana akmak zorunda mı?

... daha nereye kadar s/aklayacağım?
daha nereye kadar taşıyacağım?
daha ne kadar kaçıracağım göğüslerimi emzirdiğim bu çölü?
bu kaçıncı dönüşüm terkettiğin halka?
herkes sana benzemek zorunda mı?

...herkes mi ihanet eder senin gibi?
herkes mi düşer dizlerinin üzerine bin pişman?
... tırnaklarımı yırtıp astığım gecelerde
duvarlara çakılıp kaldığım gecelerde

sesimi tutuşturup boğulduğum gecelerde
bu yürek en çok seni ağladı
en çok seni sildi ellerine
en çok seni unuttu
en çok sana küstü
en çok seni bağışladı

böyle mi olacaktı(k)?
kırık... dökük...
bütün hüzünleri bana bırakıp ...
hoşçakalamam ki?
artık!! bütün sevinçler senin olsun...
bu dağlar çürür artık...
baharlar gelse nolur..gelmese ne olur?
diktiğim iğneler...ektiğim topraklar..
okşadığım çiçekler artık meyve verir mi sanıyorsun?
... bekleme anne
akşamları evine dönen oğlun değilim ben...
beni otur yeniden doğur sen....
bekleme anne
sabahları camdan bakan kızın değilim ben..
beni otur yeniden büyüt sen....
............ dilimde zehirden bir şarkı...
kaç yüzyıldır kendimi kapattığım odamda...
bütün komşulara yüzümü dağıttım... tanımıyorum artık kimseyi... beni unutun... ........... bir kaç yüzyıl daha ağlasam belki dirilir
ben de belki tek bir ...bir tek çiçek!!

Kayıpkentli..
11.07.2006...00:00
güneylent/mersin

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder